Yaratıcı Düşünebilen Kaldırım Mühendislerine İhtiyacımız Var!

kaldirim

Şehirlerimiz pazardan aldığımız Çin malı ayakkabılarımız bile yıpranmadan eskiyen kaldırımlarla dolu. Fakat  fedakar kişilerce yorulmadan, yılmadan bizlere hizmete devam edilmekte. Sıksık yenilenen kaldırımlar sayesinde, artık şehirlerimiz çoğu dünya ülkesince örnek gösterilir oldu. Geçen hafta görüşmelerde bulunan Avrupa Birliği yetkililerinin ifadesi şöyleydi : “Bu olağanüstü güzellikteki mimariniz ile batıya her konuda ilham veriyorsunuz. Artık bürokratik işlemleri hızlandırıp, ülkenizi bu yıl içinde birliğimize dahil etmeliyiz.”

Gözümüz daima daha iyide ve daha yükseklerdedir. Çağımızı aşan ufka sahip, yaratıcı projeleri olan çalışma arkadaşlarına ihtiyacımız var. Genç nüfusa sahip bir ülke olarak bu konuda da çok şanslıyız. Yüzbinlerce kişi yıllarca okuyup, biyolog, matematikçi, doktor, avukat gibi ünvanları kazandıktan sonra eğitim ve iş kariyerlerine birer kaldırım mühendisi olarak devam etme şansına sahip.

Genç beyinlerimizi şehircilik alanında bu son derece başarılı kişilerle birlikte çalışmaya davet ediyoruz.

 

Ve işte görüştüğümüz kişilerce yapılan bazı yorumlar :

 

Nilay (32 – Ev hanımı) : – On sekiz yılımı İngiltere’de geçirdim. Soğuk, karanlık ve yağmur vardı hep. En önemlisi, şehirlerde gezmenin ne tadı vardı ne de heyecanı. Kaldırımlar nerede başlıyor nerede bitiyor belli değil. Neyse ki sonunda ülkemize döndük. Şimdilik Eskişehir’de kalıyoruz. Ama bu şehri de pek sevmedim. Kaldırımlar hiç belli olmuyor. İstanbul gibisi yok. Yolların kenarlarını süsleyen rengarenk taşlı kaldırımları seyretmek, insanlar arasında gezmek büyük bir zevk.

Tamer (28 – Sporcu) : – Biliyorsunuz, Everest dahil bir çok tepeye defalarca tırmanmış tecrübeli bir sporcuyum. Ama İstanbul’da yaşıyor olmasaydım, tırmanış sporcusu olmaya karar verip bu başarıları elde etmem imkânsızdı. Yapılan yeni kaldırımların hep daha yüksek olması mutluluk verici oluyor. Öncekilerde var olan rampaların iptal edilmesi çok iyi fikir. Çünkü bu sayede bisiklet sporcularımız da engebeli arazi şartlarına uygun olarak antrenman  yapıyorlar. Daracık kaldırımların ortasındaki ağaç ve direkler sayesinde koşucular da manevra yeteneği kazanmaktalar. Böyle bir şehirde yaşadığımız için çok şanslıyız. Fakat yazık ki bunun farkına varan çok az insan var. Şimdi arkadaşla bir semte doğru gidiyorduk. Oradaki kaldırımların genişliğini tam olarak kaplayan modern çöp kutuları koyulmuş. Bu yeniliği sporcu olarak nasıl değerlendireceğimize bakacağız. Bence atlayıp zıplayan kaykaycılar çok sevecek bunu.

Hulusi (79 – Sakatları Koruyalım Vakfı Başkanı) : – Düşebileceğiniz kaldırımlar inşa etmek dahice bir iş. Yıllardır şehrimle gurur duyuyorum. Bu harika tasarımlar, kaldırım ve yol arasında olağanüstü bir fark yaratan kontrasta sahipler. Buna rağmen dikkatsizce yürüyüp, kaldırımları veya yolu fark etmeyen çok kişi çeşitli şekillerde sakatlanmaktadır. Ama biz dezavantajlarımızı avantaja dönüştürebilme tecrübesine sahibiz. Bu bakış açısıyla değerlendirirsek, insanlar, kısa süreliğine de olsa engellileri hatırlayıp bize maddi ve manevi destek olmaya koşuyorlar. Ayrıca vakıf olarak yerden aydınlatmalı kaldırım projemizi firmalara sunduk. Bu sayede ışıl ışıl şehirlerimiz olacak. Ayrıca az gören engelli vatandaşlarımızın kaldırımları fark etmesi de sağlanacak. Bu konuda parasal sorun aşılacaktır. Çünkü şahıs ve firmalarca gereken hassasiyetin gösterileceğine eminiz.

Polat (23 – Öğrenci) : – İşletme Fakültesi Master son sınıf öğrencisiyim. Fakat kariyerime kaldırım mühendisi olarak devam etmek istiyorum. Çok ses getireceğine inandığım projelerim var. Mesela, köpeklerini gezdirenler için kaldırım kenarlarına metal çitler düşünüyorum. Bu sayede köpeklerin yola kaçıp bir kazaya kurban gitmeleri engellenmiş olacaktır.

 

Yorum bırakın